• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/tabusalcom?ref=hl
  • https://twitter.com/tabusal
Mustafa Yıldırım
-
Basitlik Güzeldir
01/02/2018
Basitlik güzeldir, özellikle edebiyatta. Basit olan doğaldır, içtendir, samimidir, etkilidir.
 
Edebiyatta nedense anlaşılmazlığa, karmaşıklığa çok önem verirler. El üstünde tutarlar süslü, ağır ve kapalı anlatımla yazanları. Böyle eserleri zirve yaparlar. Marifetmiş gibi… Halbuki asıl marifet basitliktedir. Ama edebiyatçıların çoğu basitliği küçümser, herkesin yapabileceği bir şeymiş gibi görür, değersiz olduğunu düşünür.
 
Edebiyatta nasıl kurallara baş kaldıran biriysem, basitliği de benimserim; basit dilde yazılan eserlere önem veririm. Ve edebiyat dünyasının el üstünde tuttuğu yazarı ve eseri, el üstünde tutmam, tutmak da istemem.
 
Edebiyat kitleler üzerinde etkili olacaksa bu basitliğin öne çıkmasıyla olacaktır.
 
*
 
Arka kapağında şöyle ifade edilen, muhteşem bir kitap okudum:
 
“Basit bir anlatım, güçlü bir anlatı doğurur: Sabanın toprakta bıraktığı izlere benzer kâğıt üzerinde satırlar.”
 
Basit anlatım, ruh katmış esere.
 
Ağır anlatımı olan karmaşık eserlerde ruh olmaz nedense. Ben hiç kendimi bulamam. Beyne işkence yaparlar. Ama basit anlatımlı eserler de ruhum coşar, algım artar, vicdanım keskinleşir. Ve inanıyorum; basit anlatımlı eserlerle kitleler hem terbiye edilebilir, hem duyarlılıklarının artırılması sağlanabilir, hem de edebi zevkleri artırılıp, önem vermesi sağlanabilir.
 
*
 
Söz konusu eser, Çinli yazar Yu Hua’nın ‘Yaşamak’ adlı eseri.
 
Yu Hua da Nobel Ödüllü yazar Mo Yan gibi çağdaş Çin edebiyatının kalemlerinden biri.
 
Modern İpek Yolu dergisi geçenlerde Yu Hua’yla röportaj yapmış. Röportajda ‘Türk edebiyatından hiç okuyup okumadığı’ sorulmuş. Orhan Pamuk okuduğu söylemiş, Orhan Pamuk zeki bir yazar ama iyi bir yazar değil’ demiş.
 
Yu Hua’nın Orhan Pamuk hakkında söylediklerini bir haber sitesi yayınlamış. Böylelikle tanıdım Yu Hua’yı. Mo Yan’dan sonra Türkçe’ye çevrilen çağdaş Çin edebiyatının ikinci kalemi olduğunu. İsmini duyunca, ‘Okuyayım bir’ dedim, sepete attım. İyi ki de tez alıp, tez okudum. Tek kelimeyle muhteşem bir romanmış.
 
*
 
Yu Hua’nın ‘Yaşamak’ adlı eseri, Türkçe’de, Jaguar Kitap’tan çıkıyor. Çince’den Türkçe’ye Bahar Kılıç çevirmiş. Türü, roman. Sayfa sayısı, 205.
 
*
 
Kitabın arka kapak yazısı:
 
“Aile servetini yiyip tükettiği gençlik günlerinde, uzun bir hayatın ona neler sunacağından habersizdir elbette Fugui.
 
Yıllar sonra, yaşlı öküzüyle tarlasını sürerken tanıştığı bir yabancıya hayatından söz etmeye başladığında, şımarık bir gencin başına gelenlerden fazlasını sayıp dökecektir bu yüzden: Fugui, kendisiyle birlikte altı insanın hayatını, kaderin sürprizlerini, yaşamın acılarını ve sevinçlerini anlatır. Onun dilinden -daha doğru bir ifadeyle Yu Hua’nın kaleminden- dökülenler, insanlık durumlarına dair epik bir romana dönüşür böylece. Basit bir anlatım, güçlü bir anlatı doğurur: Sabanın toprakta bıraktığı izlere benzer kâğıt üzerinde satırlar. Yaşamın her şeyi kapsaması gibi, Yaşamak da hayatı olduğu gibi kucaklar. Doğumları ve ölümleri, mutsuzlukları ve umutlarıyla…
 
Yayımlandığında ülkesinde yasaklanmasına rağmen, bir hayat öyküsü okumamış da sanki bir hayat yaşamış olduklarını söyleyen okurlarının her geçen gün artmasıyla bir “modern klasik”e dönüşen Yaşamak’ı Bahar Kılıç, Çince aslından çevirdi.”
 
*
 
İflas ederek yoksullaşmak… Savaşın lanetliği ve iğrençliği… Açlık ve çaresizlik… Sevgi ve fedakârlık… Ölüm, ciğer acısı… Gerçekten çok etkileyici bir roman.
 
*
 
Çin edebiyatını seviyorum ben. Sıcak ve samimi oluyor.
 
*
 
Mo Yan’ın dört tane kitabını, Yu Hua’dan bir kitap okudum. Mo Yan’ın kitaplarını Erdem Kurtuldu adlı bir Sinolog çevirmiş. Yaşamak’ı çeviren Bahar Kılıç da Erdem Kurtuldu gibi genç bir Sinolog’tur. Erdem Kurtuldu 37 yaşında, Bahar Kılıç 33 yaşında. Erdem Kurtuldu’nun çevirileri de, Bahar Kılıç’ın çevirisi de harika! Çeviri eserin ruhunu etkileyebiliyor ya, bu iki çevirmenin çevirilerinde neredeyse hiç yok bu kayıp. Çince’den Türkçe’ye çeviri kolay mı ki, yoksa bir doğu kültürünün eseri, bir başka doğu kültürüne yakın gelebilir de onda mı ki, diye düşündüm.


934 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

‘Eli olmayanın dili çok olur.’ - 09/04/2019
Dili çok olan insanlar, genelde, ahkam kestikleri şeyden de yoksundur. Ama yoksun oldukları şeye en çok kendisi sahipmiş gibi göstermeyi iyi bilirler. Bu bir çeşit psikolojik tepkidir.
Doğu Toplumlarının Kaderi - 15/03/2019
Doğu insanın ihtiyaç duymadığı en büyük şey düşünmektir; en çok ihtiyaç duyduğu şeyse inanmaktır. Düşünmeye ihtiyaç duymadığı için, düşün yetisi gelişmemiştir. Düşün yetisi gelişmediği için de kendi başına kararlar alamaz. Ya ağası, ya şeyhi....
Muhafazakar Sanat Olmaz! - 04/10/2018
....
Korktuğum başıma gelmedi - 25/08/2017
...
Reenkarnasyon, aşıklar için olsaydı keşke - 01/08/2017
...
Kadın her yaşta güzeldir ama… - 22/04/2017
‘Kadın her yaşta güzeldir’ klişesi vardır, ama ben bir erkek olarak buna katılmam.
İslam dünyasının gelişmesi için gereken üç benimseyiş - 24/01/2017
Bu benimseyişler yabancı bir yerden değil, İslam’ın ana kaynağı ve kutsal kitabı Kuran’dandır.
İsminin konup durulmasına şaşırmıştım - 14/10/2016
Moğolların tarihi lideri Cengiz Han’ın adı koyulmuş olan ne çoktur aramızda, değil mi?
İlk Müslüman - 06/06/2016
Muhammed Peygamberin Mekke’de geçen hayatı geçekten hayranlık uyandırıcıdır. Çocukluğu, gençliği, evliliği, dürüstlüğü, eminliği, yoksulun, mazlumun ve mağdurun yanında yer alışı bir insanlık örneğidir.
 Devamı