• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/tabusalcom?ref=hl
  • https://twitter.com/tabusal
Tuba Çiçek
Çürümüşlük ve İslamofobi Stigması
18/03/2019

Müslüman Toplumların Çürümüşlüğü Ve

İslamofobi Stigması

İslamofobi Kelimesi’nin tarihsel bir arka planı olmakla birlikte, günümüzde çok fazla kullanılmasına neden olan olay; El-Kaide terör örgütü tarafından yapılan 11 Eylül 2001 saldırılarıdır. Bu olay sonrasında siyasi ve sosyal alanlara yansımış olan İslamofobi, ‘’İslam korkusu’’ İslam düşmanlığı, nefreti gibi kelimelerin karşılığında kullanılmaya başlanmıştır. "  İslami terör yaftası ile ‘’İslam dininden nefret edenlerin, nefretlerine kılıf bulunmuş,’’ çoğu Avrupa, Amerika ülkesinde bazı kesimlerce kanıksanmış bir terimdir.

Stigma ise:  "dışlama" ve "ötekileştirme" ‘’aşağılama’’ ‘’suçlama’’ damgalama, kurban etme, gözden düşürme, itibar kaybettirme, hor görme, gibi anlamlara karşılık gelen, normal dışılığı ifade eden sosyolojik ve psikiyatrik bir kavramıdır. Bir nevi fişleme nin İngilizcesi dir de denilebilir.

Bu fobiyi; İslam Fobisinin en başat müsebbipleri, Kendilerini Müslüman olarak tanımlayan terör örgütleri ve onların destekçileridir. Müslüman ve İslam adını kafasına göre kullanan öldürmeye ve nefrete endekslenmiş, Cihat kelimesini yaptıkları terörizme kılıf olarak kullanıp, meşrulaştırmaya çabalayan teröristleridir.

Yine dini siyasalaştırıp, nefretlerine, kendilerince yorumladıkları dine motivasyon aracı olarak kullanan bir çok örgüt ve bu terör örgütlerini destekleyen bir çok ülke vardır, örneğin; Boko Haram, IŞİD’ El-Kaide, Taliban vb gibi. Bu örgütler ve onları destekleyen ülkeler, İslam ve Müslümanlar adına ülkelerini yönetip, İslam adına şiddet uygulayıp, vahşetlerine referans olarak ta hadis ve kurandan ayetleri tefsir ediyorlar.

Allahu- Akbar deyip, canice kafa kesip, akla hayale gelmeyecek ölüm yöntemleri ile canavarca insanları öldürmeleri, kadınlara ve çocuklara din adına, insanlık dışı, sapıkça muamelede bulunmaları, İslam korkusu ve nefretini arttırtmıştır doğal olarak.

Müslüman Toplumların,  bu ve benzeri sorunlar yaşaması; Batı-Avrupa menşeli midir? Yoksa Kusur Müslüman’larda mıdır? Düşünmek gerek. Lakin bu kadar insan bir şeyden korkup çekiniyorsa, şapkayı çıkarıp özeleştiri yapılmalıdır.

Bu anlamda; Hıristiyan Hitlerin, Yahudi soykırımı yaparken Alman halkı da korkudan yâda isteyerek destek verdiğini okumuşsunuzdur. Neden bu büyük vahşet üzerinden ‘’Hıristiyan terörü,’’ Alman terörü gibi yaftalar, stigmalar oluşmadı? Günümüzden bu olaya bakınca Almanya devleti ve halkı bu büyük Soykırım karşısında Özürler dilemiş, kendini geliştirmiş ekonomik, sosyal ve insani anlamda büyük devrimler yapıp çok kültürlü bir yaşama imza atmıştır.

Milyonlarca Müslüman Türkiye vatandaşının; Hıristiyan ülkelerinde, Almanya başta olmak üzere Avrupa ülkelerinde yaşaması bu durumun örneğidir.

Müslüman coğrafyasına baktığımız zaman zulümler, vahşetler, ilkelikler aynı hızla devam etmekte ve yapılan zulümler bir takım çevrelerce kışkırtılıp çoğaltılmakta ve haklı bulunmaktadır.

İstediğiniz kadar İslam sevgi, şefkat, merhamet, eşitlik ve adalet dini deyin pratik, yaşamda bunun örnekleri yoksa bu durumun gerçekliğine hiç kimseyi ikna edemezsisiniz. Sayın samimi Müslümanlar!!! Müslüman aydını olmaya soyunmuş zatı muhteremler.!!! Hamasete, slogana gerek yok. Gayet soğukkanlı bir şekilde bu durumun öz eleştirilisini yapın, daha sonra suçlayın batıyı, Avrupa’yı Amerika’yı.

İnsanların kin ve öfke ile yetiştirildiği, tek tipçi yaşamın övüldüğü, çok dilli, çok dinli, çok kültürlü yaşamın istenmediği ve hatta düşman görüldüğü bir ülkede yaşıyoruz. Tekçiliği tekelciliği öven bunun aksini düşünenleri terörist ilan edenlerin; Avrupa, Amerika ülkelerinde Müslümanlara karşı yürütülen ötekileme, dışlama, istememe, aynı mantalitenin tezahürüdür. Mazeret, mağduriyet üretmeden önce bu durumun öz eleştirisini yapın.!!!

IŞİT vb terör örgütleri sahneye sunularak, dünyaya işte İslam budur diyenler kimdir? bilemiyoruz. Çünkü teslim olan IŞİT canilerinin tek başına iken birer zavallı, yobaz, cahil, ilkel kişiler olduğunu ekranlardan gördük. Örgütlü hallerinde ise Hilafet devleti kurmayı düşünen,  tehlikeli bir çoğunluk olduklarına tanık olduk. Bu zavallı ama nefret dolu, cahil insanları İslam adına Ortadoğu sahnesine itenler kimlerdir.?

Çekin!!! Elinizi İslam dininin üzerinden. Gelişmiş, medeni, çağdaş, rasyonel, ilkeli bir Ortadoğu için, dini siyasetten ve vahşi terör örgütlerinden kurtarın. O zaman mutlu ufuklara gebe olur, Müslüman çoğunluğun yaşadığı coğrafya.

Müreffeh, özgür olan,  baskıcı, zalim olmayan. Bir coğrafyada, yani kendi ülkelerinde, Ortadoğu ülkesi insanları, değer görüp, özgür olup, rahat ederlerse, Avrupa ya gitmezler. Gitseler dahi hor görülmezler, küçümsenmezlerdi. islamfobi gibi nefret söylemlerine, kötü bakışlara da maruz kalmazlardı.

İslam dini ve diğer herhangi bir dine inanmış samimi insanlar, İbadet etmekten başka amacı olmayanlar, camilerinde, kiliselerinde, mabetlerinde ibadet ederken, suçsuzca bombalanıp, silahlarla taranıp şehit edilmezlerdi.

Müslüman toplumu önce çürümüşlüğünün nedenlerini irdelersin, araştırın daha sonra tepki versin, Üzerine yaftalanan ‘’stigmaya -lekelemeye.’’  Önce kendi gördüğü lekelerinden arınarak vahşetlere tepki göstererek kurtulun ur ancak bu stigma’dan.

Hep denilir ya: terörün dini ve milliyeti yoktur. Fakat görüyoruz ki; terörün’ de Teröristi’nde dini de milliyeti de varmış. Lakin terör ve teröristin kötülüğü yüzünden, bir dini inanç veya bir millet toptan terörist ilan edilip küçük düşürülemez. Tıpkı Hıristiyan, İskoçyalı teröristin yaptığı caniliğin tüm Hıristiyanlara ve o ırka mal edilmeyeceği gibi.

Kaynak: İslamofobi nedir, nedenleri nelerdir | İslamofobi nasıl ortaya çıktı

-          http://hipokampusakademi.com/stigma-damgalama-etiketleme-nedir/

 

 



1138 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Bu Toprağın Üzerinde ve Bu Zindani Gökyüzünün Altında - 12/05/2023
“İnsan kendisini bu toprağın üzerinde ve bu zindanı gökyüzünün altında yalnız ve yabancı görüyor. Bu evin kendi evi olmadığını biliyor.’’
Avrupa’da Bir Ülke, İzlenimlerim - 31/01/2023
Şu an trendeyim, karşımda eğitim için Almanya ya gelmiş kız kardeşim, elimde not defterim gezip gördüğüm ve şimdi geride kalan bir şehrin bende bıraktıklarını kendimce analiz ediyorum.
Ortaya Karışık: Müslümanlık, Çağdaşlık, Milliyetçilik - 25/05/2022
Tıpkı Ömer Hayyam’ın dizelerinde ifade ettiği günlerdeyiz. Bir elde kadeh bir elde kuran bir helaldir işimiz, bir haram şu yarım yamalak dünyada ne tam kâfiriz ne tam Müslüman
Çocuk Yaşta Evliliğe İlahî Hikmet Kılıfı ve Talak Sûresi 4. Âyet - 08/08/2020
Çocuk Yaşta Evliliğe İlahî Hikmet Kılıfı ve Talak Sûresi 4. Âyet
İnsanın Bitmeyecek Sorgusu - 07/10/2019
....
Bir Ortadoğu Tasavvuru - 01/09/2019
Erdemli şehrin yöneticisinin amacı; kendisine ve halkına gerçek mutluluğu vermektir. Zenginlik ve zorbalıkla yönetmek, erdemli yönetimin özelliklerinden değildir.
Derin Devlet Fosillerinin, Ayak takımını Diriltişine Dair - 23/04/2019
Fosil kelimesinin mecaz anlamı: Düşünce, yaşayış biçimi bakımından çağın gerisinde kalmış, örümcek kafalı, yeniliği kabul etmeyen, edemeyen kimselere söylenir.
Aydınların Issız Yolculuğu - 15/03/2019
Kurulu düzeni, egemen siyasi düşünceyi ve onların güç ardına sığınarak uyguladıkları zulmü, haksızlığı aydınlatıcı felsefi düşünceye dayanan cümleleriyle yerle bir eden filozoflar, âlimler, bilim adamları diğer bir tabir ile aydınlar yüzyıllar...