• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/tabusalcom?ref=hl
  • https://twitter.com/tabusal
Ömer'e sövmenin neresi mantıklı?

Aleviler, İslam'ı en yumuşak ve en hümanist çerçevede yorumlayan birer Müslümandırlar.

Alevilik, İslam'ın, eski Türk inanışları ve kültürünün karmasından oluşmuş bir inanıştır.

Aleviliğin Arap ve orta doğudaki adı Şiilik ve Şia'dır.

Alevilikte Şiilik ve Şia'daki gibi katı anlayışlar olmasa da, pek çok benzer yönler vardır.

Şii, Şia ve Alevilik, Muhammed Peygamberin damadı ve dördüncü halife Ali'in öğretilerini benimserler ve savunurlar.

Ali'nin ve çocuklarının uğradığı haksızlıkları ve bu haksızlıkları gerçekleştirenleri lanetle, sövgüyle anarlar. Çünkü Ali, Veliyullahtır, yani Allah'ın velisidir. Ali'ye yapılan haksızlık Allah'a yapılmıştır, yani Ali'ye inananlara da yapılmıştır.

Şii, Şia ve Alevilik, İslam'ın sunnî yorumunu benimsemez; orta doğuda İslami kurallar ve öğretilerin hafifleştirilerek değiştirildiği bir versiyon izlenirken, Anadolu'da tasavvuf felsefesi ağırlıklı bir inanış süregelmektedir.

Aleviler (diğerleri de dahil) Peygamberin arkadaşı, ikinci halife Ömer'e ve peygamberin hanımı Aişe'ye karşı kin ve nefret beslerler, hiç sevmezler; çünkü bunların hepsinin arasında Ali'yle bir anlaşmazlık olmuştur;
Örneğin Ömer'e yöneltilen kin, nefret, sövgü tam 1400 yıldır devam etmektedir. Bugün bile...

Çocuklara Ömer adı konulmaz, Ömer adını taşıyan birine bile ön yargı beslenir.

Ömer kimdir?


Asıl adı Ömer bin Hattab'tır, yani Hattab'ın oğlu Ömer.


Ömer yaratılış itibariyle sert bir karaktere sahip insandır; Mekke'nin orta yaşlı gençlerinden biri olan, halim-selim yaratılışlı, dürüst karakter sahibi Muhammed'in kendinin peygamber olduğunu ilan etmesine, Mekkeli'lere dinini tebliğ etmesine çok kızar ve Muhammed'i öldüreceğini söyler.
Müslüman olan kız kardeşinden ve eniştesinden, Muhammed'e vahyolunanan ayetleri dinleyince ve Muhammed'in tebliğini öğrenince Muhammed' olan kızgınlığında yumuşama meydana gelir; Muhammed'in bulunduğu meclise gittiğinde ise Müslüman olur; Ömer'le Müslüman olanların sayısı 40'a ulaşır ve Ömer'in toplumdaki saygınlığı ve gücü Müslümanları cesaretlendirir.

Peygamber vefat edince, Ebu Bekir'in iki yıl süren halifeliğinden sonra halife olarak seçilir.


10 yıl boyunca halifelik yapar.


Ömer'in halifelik döneminde Bizans ve Sasani İmparatorluklarıyla büyük savaşlar yapılmıştır; Suriye, Filistin, Lübnan, Irak ve İran'ın büyük bir kısmı fethedilmiştir; kısa bir süre sonra da Sasani İmparatorluğu yıkılmıştır.

Ömer, siyasi ve askeri başarılarının yanında adalet anlayışının güzelliğiyle de meşhurdur.

Şii, Şia ve Aleviler'in Ömer'i sevmemesine saygı duyarım, ama saçmalık olduğunu da söylemek isterim.
Nasıl onların saçmalığa inanma hakkı varsa, benimde saçmalık diyebilme hakkım vardır.

Aleviler, Yavuz Sultan Selim'i sevmezler, bence sevmemekte haklıdırlar; çünkü Yavuz döneminde Aleviler'e karşı büyük kıyımlar ve zulümler gerçekleştirilmiştir; hiç değilse bu nefret, Ömer'e duyulan nefret yanında pek bir anlamlıdır.

Aynı Aleviler, Yavuz'a nefret beslerken, Yavuz'un dengi olan Safevi Sultanı Şah İsmail'e karşı da 'Şaha gidelim' diyerek sevgi beslerler, bugün bile özlemle anarlar; halbuki Şah İsmail'de Yavuz gibi bir zalimdir, sunnîlere karşı zulümler gerçekleştirmiştir.

Ama kahrolsun ki, ne sunnî Yavuz'un zalimliğini, ne de Alevi Şah İsmail'in zalimliğini kabul eder.


Çünkü zulüm bizdense o zulüm değildir anlayışı egemendir.

Mustafa Yıldırım | tabusal.com

  
1563 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın