• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/tabusalcom?ref=hl
  • https://twitter.com/tabusal
Yeraltı’na Bir Giriş – Julian Assange

‘İnsan şahsen konuştuğu zaman en az kendisi olur. Ona bir maske verin ve size hakikati söyleyecektir’
– Oscar Wilde

‘Özsel olan şey göze görünmezdir’
– Antoine de Saint-Exupery

‘Fakat bunun böyle gerçekleştiğini nereden biliyorsun?’
– Okuyucu

Yeraltı‘nın pürüzsüz doğasından dolayı yukarıdaki soruyu sormak makul olacaktır, buna dair ipuçları kitabın arkasındaki Kaynakça ve Notlar’da bulunabilirse de. Bu sorunun basit yanıtı, 100’den fazla görüşme gerçekleştirmiş ve yaklaşık 40 bin sayfa birincil belgeleme toplamış olmamızdır; telefon dinlemeleri, veri dinlemeleri, log dosyaları, tanık bildirimleri, itiraflar, muhakemeler. Telefon diyalogları ve çevrimiçi tartışmalar doğrudan doğruya bu son saydıklarımdan çıkarılmıştır. Bu kitapta bahsi geçen bütün belirgin hackleme hadiselerinin arkasında yığınla birincil belgeleme bulunmaktadır. System X de buna dahil.

Basit olmayan yanıt ise daha ziyade şöyle: dördüncü bölümde, bu kitabın başat öznelerinden biri olan Par, Gizli Servis tarafından izlenmektedir. Kaçış halindedir. Aranan bir firaridir. Başka bir hacker olan Nibbler’la birlikte bir motel köşkte, Black Mountain/Kuzey Carolina’da saklanmaktadır. Gizli Servis buraya girer. Bu, Par’ın kaçış halindeki yaşamının ve Gizli Servis’le etkileşiminin doğasının açıklanmasında hayati bir hadisedir. Yine de, kitabın son düzenlemelerin yayıncıya gitmesinden hemen önce, Black Mountain hadisesiyle ilişkili olan bütün sayfalar kitaptan çıkarılmak üzereydi. Neden? Suelette Tuscon/Arizona’ya uçmuş ve üç gününü Par ile görüşerek geçirmişti. Ben onlarca saatimi Par ile telefonda ve çevrimiçi görüşmelerle geçirmiştim. Par ikimiz için de kendi yaşamına dönük sıradışı bir erişim tanımıştı. Olayların neden bu şekilde gelişim gösterdiğine dair yüksek derecede bir paranoya gösteriyorduysa da, olayların kendisine dair tutarlıydı, detaylıydı ve inandırıcıydı. Onun açısından bu iki gerçeklik arasında çok az bulanıklık vardı, fakat biz hiçbir bulanıklık gösteremezdik.

Par’ın kaçış halinde geçirdiği zamanlarda uluslararası bilgisayar yeraltı küçük ve güçlü bağları olan bir yerdi. Amerika’nın bir ucundan diğerine dolambaçlı uçuşları boyunca çeşitli zamanlarda iletişim kurduğu yarım düzine hacker ile zaten şans eseri görüşme yapmıştık. Suelette’in ayrıca uzun uzun konuştuğu baş avukatı Richard Rosen, Par’dan ‘tehlike geçti’ sinyalini aldıktan sonra bize yasal dosyasının bir kopyasını gönderme nezaketinde bulunmuştu. Par’ın yeraltı BBS’lerine yazdığı mesajların loglarına sahiptik. Par’la konuşan diğer hackerların veri dinlemelerine sahiptik. Par’ın faaliyetleriyle alakalı çeşitli Gizli Servis belgeleri ve hususi güvenlik raporları edinmiştik. İsviçreli kız arkadaşı Theorem ile ben kapsamlı bir görüşme yapmıştım (Electron ve Pengo ile de ilişkileri vardı).

Toplamda Par’ın faaliyetleri üzerine muazzam miktarda materyale sahiptik ve bunların hepsi Par’ın görüşmelerde söyledikleriyle tutarlıydı, ama bunların hiçbirisi, Rosen’in dosyası dahil, Black Mountain/NC’ye bir atıf içermiyordu. Rosen, Theorem ve diğerleri, kaçış sırasında bir Gizli Servis baskınından haberdardılar, ama öykünün geriye dönük izi sürüldüğünde her zaman tek bir kaynağa çıkıyordu: Par.

Par bizi işletiyor muydu? Gizli Servis baskınından birkaç gün önce motelin dışındaki bir telefon kulübesinden İsviçre’deki Theorem’le telefonda konuştuğunu söylemişti. Bir fırtına vardı. Ve herhangi bir fırtına değil – Hugo Kasırgası. Fakat Hugo üzerine haber arşivleri kasırganın Güney Carolina’yı vurduğunu belirtiyordu, Kuzey Carolina’yı değil. Black Mountain’ı da değil. Theorem Par’ın onu fırtına varken aradığını hatırlıyordu. Ama Hugo değildi. Ve bunu Black Mountain baskınıyla alakalı olarak hatırlamıyordu.

Par, kitapta açığa çıkacak koşullar altında, kendi yasal belgelerinin çoğunu yok etmişti; başka kaynaklardan edindiğimiz yüzlerce sayfa belgesel materyalde ise Black Mountain’ın bir kez bile bahsi geçmiyordu. Black Mountain Moteli adeta varolmamıştı. Par, Nibbler’ın taşındığını ve yerinin bulunamadığını söyledi. Suelette’in Gizli Servis’e yaptığı onlarca telefon araması ise bize duymak istemediğimiz şeyi anlatmaktaydı. Varsayımsal Black Mountain hadisesine dahiliyetini en muhtemel bulduğumuz ajanlar, ya Gizli Servis’ten ayrılmışlardı ya da bir şekilde onlara ulaşılamıyordu. Kimin dahil olmuş olabileceğine dair Gizli Servis’in hiçbir fikri yoktu, çünkü Par’ın Gizli Servis merkezi veritabanında listelendiği zamanlarda profiline üç belirgin bilgi notu konmuştu:
1) Başka bir ajan Par’ın dosyasının kimi kısımlarını ‘ödünç’ almıştı;
2) Par’ı çevreleyen medikal ‘sıkıntılar’ bulunuyordu;
3) Black Mountain hadisesinin olduğu günlere dair Gizli Servis belgeleri kitapta açığa çıkacak çeşitli sebeplerle yok edilmişti.
4) Geri kalan Gizli Servis belgeleri ‘derin-depo’ya taşınmıştı ve bunları almak iki hafta sürecekti.
Yayıncımızın ‘kullan ya da at’ mühletinin bitmesine yalnızca bir hafta kalmıştı ve Black Mountain olaylarına dair ikincil doğrulamayı edinme şansımız pek umut verici gözükmüyordu. Black Mountain baskınına dahil olmuş olabilecek eski, tayin edilmiş ya da ilerletilmiş Gizli Servis ajanlarına dair yeni ipuçlarına ulaşmak için bekleyişimiz sürerken, ben Par’ın öyküsündeki iki tutarsızlığın çözümlenmesi işine yöneldim; Hugo Kasırgası ve Black Mountain Moteli’nin garip görünmezliği.

Hugo Kasırgası, çevresini imha ederek ilerlemişti; ama bir kara parçasına doğru yönelen bütün kasırgalarda olduğu gibi, büyük başlamış ve sonunda küçülmüştü. Haberler de bu örüntüyü izlemişti, kasırganın ilk tesiri üzerine bol bol materyal vardı ama onu izleyen olaylara dair çok az şey vardı ya da hiç yoktu. Sonunda Ulusal Keşif Ofisi’nden edindiğim detaylı zaman-hız hava durumu haritaları, Carolina’larda kendisini tüketmeden önce, Hugo’nun merkez üssünün (400 bin nüfuslu) Charlotte NC’yi yarıp geçtiğini göstermekteydi. Veritabanı aramaları ile Natalie, D. ve Ball, W., Kuzey Carolina Acil Durum Yönetimi EIS Koordinatörü’ne ait bir rapora ulaştım: “Kuzey Carolina Hugo Kasırgası’yla Nasıl Baş Etti” — ve bu rapor ile Par’ın Charlotte Havaalanı üzerinden New York’a kaçışını tarif eden dördüncü bölümdeki sahneler ete kemiğe büründü.

Eski moda tabana kuvvet ayak işiyle Black Mountain ve çevresinde bulunan bütün motellerin tek tek aranması, Black Mountain Motel’in isminin, sahibinin ve . . . bütün çalışanlarının değiştiğini ortaya çıkardı. Par’ın öyküsü tutuyordu, ama böyle olmasını kimi açılardan istemezdim. Bağımsız bir ikincil doğrulamanın edinilmesi işinde başladığımız noktaya dönmüştük. Başka kim buna dahil olmuş olabilirdi? Washington dışında bu konuda birtakım kağıt işleri olmuş olmalıydı. Belki Gizli Servis’in Charlotte’taki temsilcilerinde bir şey bulunabilirdi? Hayır. Belki Charlotte mahkemelerinde yetki belgelerine dair kayıtlar bulunabilirdi? Hayır. Belki NC eyalet polisi Gizli Servis baskınına destek güç olarak katılmıştı? Belki, ama buna doğrudan dahil olmuş herhangi birisini bulma çabasının nafile olduğunu gördük. Eğer bu bir Gizli Servis işiyse, bize sunmaya istekli oldukları dosyalanabilir herhangi bir kayıt bulunmuyordu. Ya yerel polisler? Yerel motellerden birine saklanmış firari bir bilgisayar hackerına dönük bir Gizli Servis baskını, dosyalanabilir kayıt olsun olmasın, Black Mountain bölge polis ofisinin haberi olmadan gerçekleşmesi pek muhtemel olmayan türde bir olaydı. Gerçi onları telefonla arayıp bu olaya dair sorular soran tuhaf aksanlı yabancı uyruklular da bu bu türden bir olaydı. Belki Kızıllar artık yatakların altında değildiler, ama bu durumun Black Mountain’daki açıklaması Kızılların artık telefon kulübelerini mesken tutması olabilirdi. Black Mountain bölge polis ofisinde vardiya değişimi olmasını bekledik, konuştuğum memurun yerine gelen kişiye tavrını bulaştırmayacağını umarak. Sonra Suelette aradı ve başka bir memurla konuşmayı becerdi. İhtiyacımız olan doğrulamayı edindik. Black Mountain baskını gerçekten olmuştu. Bölge polisi de bu baskını desteklemişti.

Bu anekdot fazla güçlü gibi gözükse de, aynı zamanda temsil edici bir anlatımdır.Yeraltı‘ndaki her bir bölüm buna benzeyen bir sürü öykü ile biçimlenmiştir. Görünmezdirler çünkü bir kitabın salt detaylarda hakiki olması yetmez. Hissiyatında hakiki olmalıdır. Görülen ve görülmeyen karşısında hakiki olmalıdır. Zor bir kombinasyon.

Julian Assange, 2001

Türkçesi: Işık Barış Fidaner

YersizŞeyler.Wordpress.Com

  
1527 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın