• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/tabusalcom?ref=hl
  • https://twitter.com/tabusal

Anasayfa

Yalan söylemenin kendine özgü yararları vardır. Yalan söylemek, insanların kendileri hakkında daha iyi hissetmelerini, başkalarının gözünde daha iyi gözükmelerini, ve iyi ilişkiler sürdürmelerini sağlıyor. Fakat aynı zamanda, yalan söylemek birçok problem yaratabilir. Yalan söylemek, bilişsel olarak yok edici olabilir; yalan söylemek, insanların cezalandırılma riskini arttırabilir, kendilerini değerli kişiler olarak görememeleri insanların öz saygılarını tehdit edebilir ve toplumdaki güveni sarsabilir.
Saudade çevrilmesinin zorluğuyla bilinen bir Portekizce kelimedir [1]. Saudade, şimdiki zamanı yadsıyarak geçmişteki hoş bir anıyı ya da gelecekteki hoş bir imkânı keyifle özlemektir, ama bu anı ya da imkânın gerçekte kaybedildiğine ya da belki hiç olmadığına, o yüzden de imkânsız olduğuna ikna olmuş bir özlemdir.
Cüretkar bir hırsız olan Amenpanufer, MÖ 1111 yılında Mısır firavunlarının mezarlarını yağmalarken suç üstü yakalanmıştı. Mezar soygunculuğu Antik Mısır’da ciddi bir suç olarak kabul ediliyordu. Amenpanufer’in yakalanışı, işkenceyle sorgulanması ve suçunu
Şimdi size “Solunuzda ne var?” diye sorsam ezberden söyler ya da kısaca dönüp bakarsınız. Ancak “Güneybatınızda ne var?” diye sorsam bir süre cevap veremez, türlü akıl yürütmelere girişirsiniz. Böyle bir soru size eğlencelik –ve belki biraz da gereksiz- bir akıl oyunu gibi gelir. Öyle ya, insanın sağı solu gibi net ifadeler varken, kuzeyi güneyi işin içine karıştırmaya ne gerek var?
2017 yılında Netflix üzerinden yayına giren The Discovery filminde Robert Redford, ölümden sonrasının var olduğunu ispatlayan bir bilim insanını canlandırıyor. Filmde karakteri şöyle diyor: "Vücut öldükten sonra, bilincimizin bir kısmı bizi terk eder. Bu da ölümden sonra yaşamı doğrular." Redford, bunu ispatlamak için bir makina kullanır. Filmde bir diğer bilim insanı karakterinin izah ettiği üzere bu makina, "atomaltı düzeyde beyin dalgalarını ölçerek, ölümden sonra bilincin vücudu terk ettiğini göstermektedir".
Bu haksızlığı artık kabul etmiyoruz. İklim krizinin tüm geçmiş, şimdiki ve gelecek kurbanları için adalet talep ediyoruz ve ayağa kalkıyoruz. Binlercemiz geçtiğimiz haftalarda dünyanın her yerinde sokaklara çıktı. Artık seslerimizi duyuracağız. 15 Mart’ta bütün kıtalarda protesto yapacağız.
Katmanlaşıp –örgütlenip, imlenip, özneleşip– kalmak, olabilecek en kötü şey değildir; olabilecek en kötü şey katmanları çıldırmış yahut intiharvarî çöküşe sürüklemenizdir, bu da onları iyice ağırlaştırıp üzerimize çöktürür.
Bizler, avcı toplayıcı hayvanlar olduğumuz gerçeğini kendinden bile saklamak için epilasyon yapan, parfümler deodorantlar kullanan avcı toplayıcı bedenindeki medeni karakterleriz. Bizler, kürk kalıntısından ve ter kokusundan kurtulmak için milyarca dolarlık epilasyon ve parfümeri sektörü yaratan avcı toplayıcı bedenindeki centilmen Homo sapiens ruhlarız. Bu beden bu ruhu kabul etmiyor, ya da bu ruh bu bedeni. Bütün çelişki, kültürel-ruhsal evrimimizin, metabolik-hormonal evrimimizden daha hızlı değişmesinden kaynaklanıyor. Smokinli avcı toplayıcının temel trajedisi burada başlıyor.
İnsanların neden kolayca bazı şeyleri fazla düşünmeden gerçekmiş gibi kabul edebildiklerini hiç merak ettiniz mi? Bazı olguların doğru olmadığı halde doğruymuş gibi kabul edildiğini gördünüz mü? Ya da yeni bir şey öğrenmenin neden bazen çok zor olduğunu düşündünüz mü? Bunların hepsinin sebebi aslında aynı: Bilişsel kolaylık durumu.
Ben, herkesin içinde hazırda bekleyen ve bir olayla veyahut ufak bir tartışmayla ortaya çıkan faşizme inanıyorum. Sosyalist bir partinin ya da örgütün sözcüsü sizi ─ sadece görünüşünüzden dolayı yozlaşmış olarak yaftalayabilir ya da tırnak içindeki kendilerini entelektüel diye tanımlayan insanlar ufak bir eleştiri karşısında peygamber havalarına bürünebiliyorlar tabiri caizse.
 4  ...
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam69
Toplam Ziyaret2318206