• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/tabusalcom?ref=hl
  • https://twitter.com/tabusal
Tuanna Güzel
Kendime Dersler
12/09/2020

 

Onu ilk defa görüyordu ve kendisini sevimli ve güzel görüntülü haliyle ilk anda sevdirtiyordu. Sevgi ve ilgi karşısında oynayıp oynayıp zıplıyordu. Annesine, ısrarla saçlarını açmasını istedi bu minik. Henüz konuşamıyor fakat az da olsa çıkardığı sesler, beden dili ve dilinin döndüğünü kullanarak konuşuyordu. 

Saatlerce dikkat çekti, bütün ilgiyi yaramazlıklar yaparak üzerine çekiyordu. Boya kalemleriyle çizimler yapıp, gösteriyordu. Yetişkinlerin konuşmasını kesip kesip gösteriyordu. Ona bakıp cevap veriyorduk fakat sıkıyordu da.

Annesinin telefonunu alıp müzik açarak oynuyor, saçlarını savuruyor.  Bizler ona eşlik ediyor ayrıca biz yetişkinlerin bölünen sohbetinde kaldığımız yerden devam ediyorduk.

Gecemizi iyi taçlandırmıştı ama iyice de yormuştu hatta bıktırmıştı.

Şimdi düşünüyorum da ya biz yetişkinler.

Aslında biz yetişkinlerde birini sevmeye duralım. Sevgimizle ve ilgimizle boğuyoruz. Kim bilir nefret ettiriyoruz. Bizi kaçkınlar, gerisin geriye kaçırtıyoruz sevdiklerimizi, değer verdiklerimizi.

Çıkıp oynamak, yaramazlıklar yapmak, çocuklaşmak veya hep ağlamakla gına getirtiyoruz. Her fırsatta kendimizi hatırlatıyoruz, kapının tokmağı soğumadan, soluklanmadan bir daha vuruyoruz sevdiklerimizin kapısını.

Gerekmiyor...

Her şey tadında güzel. Her şey kıvamında kalınca hoş olur. Hele günümüz insanı olarak hangi yaşta olduğumuz fark etmiyor. Bu kadar sorunluyken, sevgi/ilgi sınırlarımızı aşmamız veya aştırtmamız çok yersiz.

İki günümüz bir mi?

Ne istediğimizi biliyor muyuz?

Çok şey mi istiyoruz?

Hakikaten biz kimiz?

Ne kadar kendimiziz?

Bir biz ve bir bizden ötesi miyiz?

Duygusal davranıyoruz ve aptalca davranabiliyoruz. Birbirimizin güvenini samimiyetsizliklerimizle harcıyoruz. Biz birbirimizi bitirmek için ant içmiş gibi davranıyoruz.

Sadece 3 yaşındaki "ben "eksenli çocuk gibi davranıyoruz.

- İlla ben

- Sadece ben

- Tek ben

Kim olmamız, ne olmamız, hangi köşe başında devrimcilik yapmamız, bilmem hangi üniversiteden mezun olmamız, orada burada akıl vermemiz, yazmamız çizmemiz hiç fark etmiyor. "Ben" den çıkamıyoruz.

Birbirimizin oyuncaklarını kırıp duruyoruz. Yüreğini, kafasını duygularını, düşüncelerini kırıyoruz bu 3 yaşındaki çocuk olarak.

Her gün büyüyoruz yaşlanıp ölünceye dek ama büyüyoruz ve ısrarla birbirimizi büyütüyoruz.

....

Her birimiz, kendimiz için formasyon eğitim almamız gerekir.

Dünden bugüne sonra yarınlardan hep bugüne dersler alıyoruz.

Ve büyüyoruz.

Yazıdaki imlâ ve mantık hatalarının bir kısmı tabusal editörü tarafından editlenmiştir.  



411 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Bir Mültecinin Canhıraşı Gibi - 25/07/2024
Boşluklar var diyor şair Her eksiklik birer boşluktur
Güven Duvarı - 04/07/2024
Doğru ya, kaçımız kaçına itirazsız yaslanabiliriz. Kaçı, kaç kişi bizi güven duvarı görebilir ve yaslanabilir. Yaslarken düşmemek, boşluk hissetmemek önemlidir. Bazı dostlarıma karşı bu boşluğu duyuyordum, ki çok sevip en en dediklerimden.
Okurken ve Yazarken İşleniyor muyuz? - 10/05/2024
İnsan deneyimlerinden evrilir. Deneyimlerinden dersler çıkarır, kendini işler tıpkı demirin işlenmesi gibi.
Hazin Gitmelerin Arkasında bir Ağıt Var - 29/04/2024
Bilemedim ama haksızlığa uğramışın canı can değildir kaç karış kırmızıya çalan bu topraklarda.
Okuduğum Kitabın Kazanımları - 22/04/2024
Okuduklarımız bizi şekillendirir.
itibar veren/ itibar bozan - 30/03/2024
...
Düşler Ülkesinde - 02/03/2024
......
Dirençli Kavgan - 20/02/2024
….
Kendime Dersler - 02/02/2024
Onu ilk defa gõrüyordu ve kendisinin sevimli ve güzel gõrüntüsü haliyle ilk etap da sevdirtiyordu . Sevgi ve ilgi karşısında oynayıp oynayıp zıplıyordu . Annesine, ısrarla saçlarını açmasını istedi bu minik. Henüz konuşamıyor fakat az da …
 Devamı